Küresel piyasalar Fed gününe kararsız başladı

PİYASALAR

Küresel ekonomi için haftanın en önemli mesajlarının verileceği Fed faiz kararı ve Fed Başkanı Jerome Powell’ın basın toplantısı bugün sırasıyla 22:00 ve 22:30’da gerçekleşecek. Fed’in varlık alım hızını azaltmasına ve 2022 için daha şahin bir duruş belirlemesine kesin gözüyle bakılıyor. 

Bu sabah Asya Pasifik hisse senetleri piyasaları Çin’den gayrimenkul endişesini artıran veriler gelmesi, yaklaşan Fed açıklamaları ve Omikron varyantı sebebiyle karışık bir görünüm sergiliyor.

Japon Borsaları yükseliş kaydederken Çin CSI 300 geriledi. Hong Kong Hang Seng ise sınırlı yükselişte.

ABD borsalarında Salı günü yaşanan sert kayıpların ardından vadeliler hafif pozitif bir açılışa işaret ediyor. S&P 500 vadelileri %0,1 yukarıda.

Doların yükselişine Fed öncesi ara verilirken iki gündür yükselen Bloomberg Dolar Endeksi 1.187 seviyesinde yatay seyrediyor.

ABD 10 yıllık tahvil getirisi %1,44’te.

Uluslararası Enerji Ajansı’nın petrolde arz fazlasının yeniden yaşanacağı öngörüsüyle petrol fiyatları gerilerken ABD ham petrolün fiyatı yüzde 1’i aşan düşüşle 70 dolar altına indi. Altının onsu 1.770 dolardan alıcı buluyor.

Tüm dikkatler Fed kararında

Küresel ekonomi için haftanın en önemli mesajlarının verileceği Fed faiz kararı ve Powell basın toplantısı bugün sırasıyla 22:00 ve 22:30’da gerçekleşecek. Fed’in varlık alım hızını azaltmasına ve 2022 için daha şahin bir duruş belirlemesine kesin gözüyle bakılıyor.

Bloomberg Economics’e göre Fed tapering hızını ayda 30 milyar dolara yükselterek martta net alımlara son verecek.

Bu toplantıda Fed üyelerinin ekonomik tahminlerini içeren ‘dot plot’ şemasının da açıklanması bekleniyor. Daha önce 2022’de medyan olarak faiz artışı görülmeyen dot plotta bu kez üç faiz artışı bekleniyor.

İki hafta önce Fed Başkanı Jerome Powell bankanın tapering temposunu yükseltmeyi düşünebileceğini söyleyerek piyasa aktörlerini şaşırtmıştı. O günden bugüne gelen veriler enflasyon baskısının arttığına işaret ederken Fed’in fiyat baskılarına yönelik “geçici” tanımlamasından resmen vazgeçmesi bekleniyor.

Gram altın, küresel altın fiyatlarında bir süredir yukarı yönlü hareket olmamasına rağmen dolar/TL’deki yükselişle rekor tazeliyordu. Salı günü dolar kurundaki çekilmeyle 800 TL’nin altına gerileyen gram altın, çarşamba günü kurun 14 seviyesinin üzerine tırmanmasıyla yeniden 800 TL’nin üzerinde işlem görüyor.

Gram altın, salı günü 800 TL’nin altına geriledikten sonra dolar kurundaki artışla beraber yeniden yükselişe geçti. Küresel altın fiyatları ise yatırımcıların Fed toplantısına odaklanmasıyla son iki gündür dar bir fiyat aralığında dalgalı bir seyir izledikten sonra keskin bir düşüş yaşadı.

Altın yatırımcıları Fed’in kararını 15 Aralık akşamı açıklayacağı Federal Açık Piyasa Komitesi toplantısına odaklandı. Fed Başkanı Jerome Powell halihazırda daha hızlı bir varlık alımı azaltımına hazır olduğunu belirtmiş ve enflasyonun artık geçici olduğunu düşünmediklerini vurgulamıştı.

Bloomberg ekonomistleri Fed politika yapıcılarının varlık alımı azaltma hızını iki katına çıkarabileceğini ve faiz artırımları için daha dik bir patika belirleyeceğini düşünüyor. Faizlerin yükselmesi de faizsiz bir varlık olan altın üzerinde baskı oluşturarak altın fiyatlarının düşmesine neden olabilir.

Singapur Değerli Metal Borsası CEO’su Victor Foo, Fed’in parasal teşvikleri beklenenden erken azaltmasının faizlerin de daha erken artıracağı anlamına geldiğini belirterek, “Dolar bu haberlerle halihazırda güçleniyor ve altın fiyatlarında aşağı yönlü bir trend bekliyoruz” dedi.

Gram altın fiyatı

Gram altın, geçen haftaya 785 TL civarında başladıktan sonra salı günü 773 TL’ye kadar gerilemişti. Çarşamba gününden itibaren dolar/TL ve küresel altın fiyatlarındaki seyirle kademeli olarak yükselen gram altın, haftaya 796 TL civarında başladıktan sonra dolar/TL’deki yükselişle 800 TL’yi geçerek 837 TL’ye kadar ulaşmıştı.

Dolar/TL’nin 14,75 seviyesine kadar tırmanması gram altındaki bu yükselişi etkilerken, dolar kurunun Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın müdahalesi sonrasında 14’ün altına çekilmesiyle gram altın da yeniden 800 TL’nin altına gerilemişti.

Gram altın, küresel altın fiyatlarındaki düşüşe rağmen dolar kurunun 14,39 seviyesini görmesiyle çarşamba günü 819 TL civarında bulunuyor.

Ons altının sene başından bu yana yüzde 4’e yakın kayıp vermesine rağmen, gram altın dolar/TL’de yaşanan yüzde 80’e yakın yükselişle beraber yıl başından bu yana yüzde 75 yükseliş kaydetti. Bu da dolar/TL’deki yükselişin altın fiyatlarındaki ayrışma üzerindeki etkisini gösteriyor.

Ons altın fiyatı

Geçen haftaya 1.783 dolar civarında başlayan ons altın, hafta boyunca dar bir fiyat aralığında seyrettikten sonra cuma günü açıklanan enflasyon verisi öncesinde 1.770 dolara kadar gerilmişti. Enflasyon verisiyle beraber toparlanan güvenli liman, haftayı 1.782 dolar ile kapatmıştı. Ons altın, salı günü haftanın ilk iki günü dar bir bantta işlem gördükten sonra 1.770 dolar civarına geriledi.

Avrupa’daki doğalgaz fiyatları ile ABD’deki doğalgaz fiyatları arasındaki fark 40 dolara kadar tırmanarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. İki bölgenin doğalgaz fiyatları arasındaki farkın nedeniyse Avrupa’daki stokların kış aylarına göre düşük seviyelerde olması ve jeopolitik gerginliklerin tırmanması.

Avrupa’da doğalgaz fiyatları ABD’dekilere göre daha önce hiç bu kadar pahalı olmamıştı. Hollanda’da işlem gören vadeli doğalgaz kontratlarının gösterge fiyatı, ABD ‘deki doğalgaz fiyatlarından her bir milyon İngiliz termal birimi (MMBTU) başına neredeyse 40 dolar daha pahalı.

İki bölgenin doğalgaz fiyatları arasındaki farkın nedeniyse Avrupa’daki stokların kış aylarına göre düşük seviyelerde olması ve jeopolitik gerginliklerin tırmanması. Yatırımcılar Rusya’nın Ukrayna sınırındaki askeri varlığını artırmasına odaklanırken, olası bir yaptırımla beraber Kuzey Akım 2’den gelecek doğalgaz aktarımının gecikebileceğine yönelik endişeler doğalgaz fiyatlarını yükseltti.

Hollanda 1 ay vadeli TZT doğalgaz kontratının fiyatı çarşamba günü megavatsaat başına 128 euro ile tüm zamanların en yüksek seviyesinde bulunuyor. Doğalgaz fiyatları en son Ekim ayı başında 116 euroya kadar tırmanmış, sonrasında Kasım başında 64 euroya kadar gerilemişti.

Rusya’nın Avrupa’ya sağladığı doğalgaz Kasım ayı boyunca artış kaydetse de geçen yılın aynı dönemine göre hala düşük seviyelerde bulunuyor.

Rusya’nın boru hatları üzerinden geçen yıl Kasım ayında Avrupa’ya aktardığı doğalgaz miktarı 450 milyon metreküp cicvarında bulunurken bu yıl 340 milyon metreküp civarında bulunuyor.

Çin ekonomisi Kasım ayında, emlak piyasasındaki gerileme ve tekrarlayan Kovid salgınlarından kaynaklanan aksaklıkların etkisi ile daha da yavaşladı.

Sabit sermaye yatırımlarındaki büyüme yılın ilk 11 ayında yüzde 5,2’ye gevşedi. Emlak yatırımları, Ocak-Ekim döneminde yüzde 7,2 arttıktan sonra, bu artış, finansman kurallarındaki sıkılığın sürmesi ve konut satışlarındaki güçlü düşüşün etkisi ile yılın ilk 11 aylık döneminde yüzde 6’ya geriledi.

Sanayi üretimi Kasım ayında geçen yılın aynı dönemine yüzde 3,8 arttı ve Ekim ayındaki yüzde 3,5’lik artışa kıyasla hızlanarak, ekonomistlerin yüzde 3,7’lik artış tahmininin üzerinde gerçekleşti. Perakende satışlardaki artış söz konusu dönemde yüzde 3,9’a yavaşladı ve ekonomistlerin yüzde 4,7’lik artış tahmininin gerisinde kaldı. Restoran ve ikram hizmetleri sektöründe satışlar, yenilenen virüs salgınından dolayı insanların evlerinde kalmalarından dolayı yüzde 2,7 düştü.

Bu veriler, ekonomi üzerinde gayrimenkul sektöründen kaynaklanan aşağı yönlü baskının ve Çin hükümetinin dünyanın ikinci en büyük ekonomisine istikrar kazandırmaya çalışırken karşı karşıya bulunduğu zorluğun altını çiziyor. Pekin yönetiminin “istikrarı” desteklemek için daha fazla krediyi kullanıma sunması ve emlak piyasasındaki kontrolleri gevşetmesi beklenirken, yetkililer geçen hafta “konutlar yaşamak içindir, spekülasyon için değil” şeklindeki temel duruşu sürdürdü.

Ekonomideki yavaşlama, Pekin yönetiminin, merkez bankasının para politikasını gevşetmesi ve Komünist Parti’nin 2022 yılında daha fazla mali harcama talimatı vermesi ile birlikte, odaklanmasını büyümeye istikrar kazandırmaya yöneltmesine neden oluyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir